Yargıtay Kararı - Etkin Pişmanlıkta Zarar Miktarı ve Enflasyon
- Burak Bayantemür
- 3 Nis
- 5 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 7 Nis

YARGITAY 8. CEZA DAİRESİ 2024/22052 E. 2024/8108 K. SAYILI KARARI
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1- Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 19.06.2009 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında şikayetçi ...'ye yönelik kilitlenmek suretiyle muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık ve başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçlarından dava açılmıştır.
2- Şişli 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.07.2011 tarihli kararıyla; sanık hakkında;
A- Kilitlenmek suretiyle muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezasına, verilen hapis cezasının ertelenmesine, hak yoksunluklarına ve 1 yıl 8 ay denetim süresinin belirlenmesine,
B- Zincirleme şekilde başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan ise 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına ve hak yoksunluklarının uygulanmasına karar verilmiştir.
3- Şişli 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.07.2011 tarihli kararının sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin 01.07.2014 tarihli kararıyla;'' Sanığın 28.07.2009 tarihli celsede talep ettiği halde kendisine müdafii görevlendirilmemesi suretiyle CMK.nun 191/3-c ve 147/1-c maddelerine aykırılık yapılmasının '' yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle hükümlerin bozulmasına karar verilmiştir.
4- Bozmadan sonra İstanbul 36. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.12.2021 tarihli kararıyla sanık hakkında
A-Nitelikli hırsızlık suçundan açılan davanın zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine,
B- Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan ise 2 yıl 6 ay hapis ve 80,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına cezasına ve hak yoksunluklarının uygulanmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz istemi; karar hem usul ve esas yönünden hukuka aykırı olup yasal olmadığına, sanığın ekonomik durumu nedeniyle 5.000,00 TL'yi ödeyecek güce sahip olmadığına, asıl zarar miktarının 913,00 TL olduğunun dikkate alınmadığına, şikayetçi dinlenmeden usul kurallarına aykırı olarak ceza verildiği nedenlerine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1- Dava konusu olay; şikayetçinin öğrenci olduğu okuldaki sınıfına giren sanığın şikayetçiye ait çantadan kredi kartı ve nüfus cüzdanını çalarak kredi kartıyla farklı işyerlerinden birden fazla kez alışveriş yapmak suretiyle hırsızlık ve başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçlarını işlediği iddialarına ilişkindir.
2- 04.06.2009 tarihli geçici el koyma tutanağında; 04.06.2009 günü saat 19:40 sıralarında polis merkezine gelerek müracaatta bulunan şikayetçi ...'nin 28.04.2009 tarihinde saat 13:30 sıralarında Beykent Üniversitesi Hazırlık sınıfı içerisinden Akbank Axess kredi kartının çalındığını, çalınmış olan kredi kartı ile çeşitli mağazalardan alışveriş yapıldığını, kredi kartı ile yapılan alışverişleri mağazalara ait kamera görüntülerinden cep telefonuna aktardığını, cep telefonundan da CD'ye aktardığını, 04.06.2009 tarihinde saat 16:00 sıralarında öğrenim gördüğü okulda hırsızlık suçundan sanığın yakalandığını öğrendiğini, yakalanan şahıs ile kredi kartını kullanan şahsın aynı olduğunu, elde etmiş olduğu görüntülerin bulunduğu CD'yi teslim etmek istediğini beyan etmesi üzerine CD'nin kolluk görevlilerince teslim alındığı belirtilmiştir.
3- Şikayetçi ..., Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı'na hitaben sunduğu 29.05.2009 tarihli şikayet dilekçesinde; 28.05.2009 tarihinde Beykent Üniversitesi Şişli Ayazağa Kampüsü 221 nolu sınıftan 12:30-13:30 saatleri arasında çantasında bulunan cüzdanından nüfus cüzdanı ve Akbank'a ait Axess kredi kartının çalındığını, aynı gün içerisinde çalındığını fark edene kadar kredi kartının 11 muhtelif yerde kullanıldığını beyan ederek şikayette bulunmuştur.
4- Bozmadan sonra Mahkemece 14.12.2021 tarihli celsede (2) nolu ara kararda ''Sanığın suç tarihinde kredi kartıyla 913 TL'lik alışveriş yapıldığı iddia edildiğinden paranın satın alma gücü göz önüne alınarak duruşma gününe kadar 5000 TL'yi mahkeme veznesine yatırdığı takdirde hakkında 168/5 maddesinin uygulanacağının sanık müdafisine ihtarına'' şeklinde ihtarda bulunulmuştur.
5- Sanık aşamalardaki savunmasında; 28.05.2009 tarihinde Beykent Üniversitesi Ayazağa Kampüsü içerisinde bir festival olduğunu arkadaşından öğrendiğini ve okula gittiğinde boş olan bir sınıfa girdiğini, sınıfta sıra üzerine konulmuş bir çanta gördüğünü, çantanın ağzının açık olduğunu, işsiz olduğundan bir anda boşlukta bulunarak çanta içerisindeki cüzdanı gördüğünü, cüzdanın içerisinde para olmadığını ancak Axess kredi kartının olduğunu, bu kartı alarak cüzdanı çanta içerisinde bırakıp sınıftan ayrıldığını, daha sonra bu kredi kartı ile 4. ... Oto Sanayi olarak bilinen yerde bulunan Mavi Jeans isimli mağazadan alışveriş yaptığını, daha sonra farklı işyerlerine giderek kredi kartıyla giyim eşyası, eczaneden kitap ve ilaç aldığını, şu anda alışveriş yaptığı yerleri hatırlamadığını, alışveriş yaptığı yerlerin bir kısmında kendisinden kimlik istediklerini ve kendi kimliğini gösterdiğini, bir kısmında ise işlem yapılan kart ile nüfus cüzdanını karşılaştırmadıklarını, zararı karşılamak istediğini ve pişman olduğunu belirtmiştir.
IV. GEREKÇE
A- Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanığın daha önce çalıştığı Beykent Üniversitesi Ayazağa Kampüsü içerisindeki hazırlık okulunun boş olan bir sınıfına girdiğini, sınıftaki sıra üzerinde şikayetçiye ait çantanın ağzının açık olduğunu ve çanta içerisindeki cüzdanı bulduğu,cüzdanın içindeki nüfus cüzdanı ve Axess kredi kartını alarak cüzdanı çanta içerisinde bırakıp sınıftan ayrıldığı, daha sonra bu kredi kartı ile farklı işyerlerinden alışveriş gerçekleştirdiği,yapılan harcamaların kredi kartının bağlı olduğu bankaca şüpheli bulunması ve şikayetçinin banka görevlisince aranması üzerine şikayetçinin suça konu olaydan haberdar olduğu ve alışveriş yapılan işyerlerinden sanığa ait görüntüleri içeren CD'yi elde ettiği, sanığın aynı üniversitede inceleme dışı şikayetçilere yönelik hırsızlığa teşebbüs eylemi nedeniyle üniversite yönetimince yakalanması ve şikayetçi ... tarafından sunulan CD'deki görüntüler üzerine sanığa ulaşıldığı somut olayda;
Sanığın aşamalarda şikayetçi ...'ye ait kredi kartını kullanarak şikayetçinin iddia ettiği şekilde farklı işyerlerinden 713,00 TL'lik harcama yaptığına dair ikrarının şikayetçinin anlatımıyla uyumlu olması karşısında; sanığın başkasına ait banka veya kredi kartını izinsiz kullanmak suretiyle yarar sağlama suçunu işlediği anlaşılmış ve sanık müdafiinin suçun sübutuna dair temyiz itirazı reddedilmiştir.
B- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 12.04.2011 tarihli ve 2011/11-45-44 sayılı kararında belirtildiği gibi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 168 inci maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için uğranılan zararın tazmini yeterli olup, ayrıca munzam zarar niteliğindeki faizin de ödenmesi şartı olmadığı,
Gerek bozma ilamından sonra sanığın yakalama suretiyle alınan savunmasında gerekse sanık müdafiinin beyanlarında şikayetçinin uğradığı her iki tarafça kabul edilen 913,00 TL'lik zararını ödemek istediklerini beyan ettikleri ancak, Mahkemece sanık müdafiine 14.12.2021 tarihli celsede paranın satın alma gücü göz önüne alınarak 5.000,00 TL'nin ödenmesi şeklinde yasal olmayan ve gerçek zarar miktarını yansıtmayacak şekilde bildirimde bulunulduğu anlaşılmakla, sanık ve sanık adına müdafiinin etkin pişmanlıktan faydalanmak istediğine dair açık iradesi karşısında, suç tarihi itibariyle ödenmeyen ve her iki tarafça kabul edilen net 913,00 TL'lik zararın ödenmesi hususunda sanığa uygun süre verilip ödeme imkanı tanınarak sonucuna göre hakkında 5237 sayılı Kanun'un 245 inci maddesinin beşinci fıkrası yollamasıyla 168 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
1- Şikayetçiye ait kredi kartı ile farklı işyerlerinden birden fazla alışveriş yapıldığı anlaşılmakla sanık hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun'un 43 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca cezasında artırım yapılması gerektiği gözetilmeksizin eksik ceza tayini,
2- Ceza Genel Kurulu'nun 03.04.2018 tarih ve 2017/853 Esas, 2018/135 Karar sayılı ilamı ve 09.02.2016 tarih ve 2014/71 Esas, 2016/42 Karar sayılı ilamı da gözetildiğinde; bozmadan önce verilen ve yalnızca sanık tarafından temyiz edilen 26.07.2011 tarihli karar ile 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasının yanında adli para cezasına hükmedilmediği, bozmadan sonra verilen ve temyize konu işbu kararda ise sanık hakkında 2 yıl 6 ay hapis ve 80,00 TL adli para cezasına da hükmedildiği ve aleyhe temyiz olmaması nedeniyle 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun (1412 sayılı Kanun) 326'ncı maddesinin son fıkrası uyarınca sanık lehine kazanılmış hak nedeniyle sonuç cezanın 2 yıl 6 ay hapis cezası üzerinden infaz olunacağının belirtilmesi gerekirken, sonuç cezasının 2 yıl 6 ay hapis ve 80,00 TL adli para cezası olarak belirlenmesi, nedenleriyle hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul 36. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.12.2021 tarihli ve 2014/263 Esas, 2021/669 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci ve 326'ncı maddeleri gereği, sonuç ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.10.2024 tarihinde karar verildi.


